Yazı yazmak keyif işi hakikatten.
Peki ben keyifli miyim?
“Eh” diyelim
Peki yazı yazmayı neden deli gibi istiyorum.
Bilmiyorum.
Diye diye zorla yazmaya başlıyorum.
Yığınla iş beni bekliyorken kahve demliyorum süt ısıtıyorum
kendime normalden biraz büyük bir misto ısmarlayacağım,
yarım kilo kadar. J
Hayatımızı şöyle böyle vakitler içerisinde geçirip
gidiyoruz.
Sadece etrafımızdakilere, o da biz istersek faydalı
olabiliyoruz.
Bir telaş ile hep bir iş uydurmacası içinde olduğumuzun ne kadar farkındayız acaba?
Yazıma başlarken bile bir ton iş beni bekliyor diye
başladım.
Onca işi bırakıp bilgisayar başına geçip, bir de kendime
güzel mi güzel filtre kahve ısmarlayıp
Aslında işlerin o kadar da önemli olmadığını eğer hayatınıza
dair birşeyleri güzel hatırlamak istiyorsanız bazı şeyleri olduğu gibi
bırakmayı ve istediğiniz herşeyi yapmayı teklif ediyorum size.
Mesela bırakın bu yazıyı kalkın ne yapmak istiyorsanız onu
yapın.
Sonra devam edersiniz, canınızın sıkıldığı bir anda ya da
tuvalette okursunuz sonra!
Ben,
Şuanda tüketici olarak hayatımı sürdürmekteyim.
Ne tüketiyorum sorusunun cevabı ise; hayatımı J
Bu durumdan hiç hoşnut olmadığımı özellikle belirtmek
isterim.
11 aylık bir oğlum var ve 11 aydır bir fiil onunla vakit
geçirmekteyim.
Ertelediğim birçok işimin olduğunu farkına varmam biraz
zaman aldı.
İdrak etmem demeliyim aslında.
Bir iki satır okuyacağım kitabımı bile ertelemeye başladım –ki
evimin bir odasının kütüphane olduğunu bilmelisiniz.
Canınız evden çıkmak istemiyorsa ve evinizin biryerlerinden memnun
değilseniz onları güzelleştirebilirsiniz. Yerlerini değiştirmek bile büyük
değişiklik hissiyatı verecektir.
Dışarı çıkıp kendinize bir kahve ısmarlayın ve okunacak
birşeyler ya da moda dergleri alın, bu yaz gideceğiniz düğünlerde nasıl
kıyafetler giymek istiyorsunuz karar verin.
Biryerlerde işiniz bitince otobuse binecekseniz evinizden
bir durak önce inin ve evinize giden yolda kendi hayatınız için düşünün,kötü
hiçbir şey düşünmeyin…
Güzellikleri görmeyi kendinize hedef edinin.
Kısacası mutlu yaşayın, mutlu yaşlanın.
Yaşlanırken hayatınızı kendi oyun alanınıza dönüştürün...
0 yorum:
Yorum Gönder