TÜM YAZILAR


Bir ölüm bir doğum hikayesi olsa okuduğunuz mesela...




Aynı gün doğmuş iki insanın hayatlarında birbirlerini hiç görmeden ama birbirlerinin hayatlarına tümüyle etkili olarak ve birbirlerini deli gibi severek…
Biri diğerinden tam 78 yıl önce doğmuş olsa aynı gün ve aynı mutlulukla…
Hiç sormadık ki anne babasının ona nasıl davrandığını, nasıl sevdiğini, doğduğu günlerden birinde annesinin elini tutarak hayaller kurmuş mudur hiç acaba?
Evinden uzaklarda sevdiği adamın evine düğünden sonra gittiğinde portakal kasalarından yatak yapıp sonraki birkaç ay öyle uyuduklarını bilsem de annesinin nasıl masallar anlattığını hiç sormamışım. Kim blir daha ne sormadığım sorularım vardır benim. Onun anlatmak istedikleri de vardır elbet.
Sormasam da onunla çok güzel ve uzun vakitler geçirdim, her fırsatta onun yanında alırdım soluğumu ve her fırsatta onunla gezmeye giderdim. Ben hala çok gezerim ama o gittiğinden beri gidecek kapı bulamamamdan kaynaklanmaz bu geziş sebeplerim. Anlatacak bir hikaye daha hatırlamak için derim kendime kimi kandırma gereği duyuyorsam artık, gezerim işte ben hep kandırmak istemediklerime…
Gittin ya ben ağlamadım bir süre sonra acın gittikçe fazla oturdu içime şimdilerde her allahın günü ağlıyorum. Hatta nefes alamadığım zamanlar da oluyor ve senin için deli gibi bağırdığım zamanlarda oluyor.
İçim almıyor seni kaybedişimi, gün geçtikçe dayanmak daha da zorlaşıyor galiba ve burnumun sızısından bahsetmeyeceğim bile…

Sen gittin benim canım ananem ve senin yerine senin doğum gününde bana bir bebek geldi. Adını Mir koydum kız olsaydı belki Makbule koyardım. Seninle aynı gün doğmasının ne anlama geldiğini bilmiyorum ama oğlumun doğum günlerinde annesiyle güzel hikayeleri olacak. İleride o torunlarına anlatsın diye!
Ben onun gözlerinin içine bakıyorum ya sen benim gözlerime nasıl hasretle baktıysan öyle.
Bir an bile bu dünyadan gidebilecek olmak, ya da sevdiğim birini kaybedebilecek olmak aklımdan çıkmıyor. Bu dünyaya gelme sebebimin seni tanımak olmasına bile razıyken sen benim ananem oldun, iyi ki de oldun ve iyi ki de bugün doğdun.
Ben oğlumun doğum günlerini hep neşe ve hüzünle kutlayacağım.
Mutluluğum başka güzel şimdilerde. 7 Aylıktan beri ayakta durma savaşını kazandı kazanacak ilk adımlarını bekliyoruz bana bıraktığın ikimiznde ayrı ayrı  sevdiğimiz insanlarla… Sen gittiğinden beri hepsi çok üzgünler, gözlerindeki her hüznü yakalıyorum.  Ve  Mir geldiğinden beri olan mutluluklarını da görüyorum.

Mir ise senin gibi boynundan ve göbeğinden çok gıdıklanıyor. Ağzı aynı sana benziyor. Ve konuşması da senin gibi sevgi saçarak oluyor, ne anlatacaksa.
“1 yaşına gelmemiş çocuk konuşur mu be hadi ordan” deme sakın! Herşeyi konuşuyor ve bize hiç duymadığımız kelimelerle öyle bir anlatıyor ki… Umarım oralardan bir yerlerden bizi görüyorsundur. Belki  Mir buraya gelmeden ilk sen gördün orada, şimdi özlüyorsan da gel gör ananem sev torununun çocuğunu.
Senin izninle bebeksiz gezdiğim 7 yıldan hiç pişman değilim ananecim. Sen gittikten sonra gelmesi kafamı bir nebze meşgül etti diyebilirim. Artık hayat telaşım o oldu. Eskiden sana geliyordum, şimdi alıyorum kucağıma onu çıkıyorum.
Bende pek birşey değişmedi sevgim, aşkım, huzurum ve aklım hep aynı.
Kalbim büyüdü biraz senin sevgin öyle çok yer kaplıyordu ki büyümek zorunda kaldı diyelim. Tıpkı senin bunca insanı sevmekten yetmeyen kalbinde doktorların kalp yetmezliği teşhisi koyması gibi…

İyi ki doğdun ananem, iyi ki doğdun oğlum.
Ben bugüne kadar herşeyimi sevdiğim insanlara göre ayarladım ve O’da bana oğlumu sevdiğimin doğum gününde verdi. Bir doğum günü ancak bu kadar anlamlı olabilirdi. Teşekkür ederim oğlum iyi ki beni seçtin. Beni dünyanın en mutlu annesi ettin.
Uzuun ve Güzel Yıllar Yaşayalım.
Baban ve Ben Seni Herşeyden Çok Seviyor ve Herşeyden Çok Önemsiyoruz.
Ananemizi ve onu nasıl çok sevdiğimizi sana hep anlatacağız.

01.Temmuz.2015



0 yorum:

 

Design by Event Faculty

sayfa sonu

Diğer yazılar için minik ok işaretlerini takip etmelisin!