TÜM YAZILAR


Açık Denizlere Doğru | Öykü Toros Irvana



Her şey istediğin gibi oldu. İçin rahat olsun. Vasiyetini harfiyen uyguladım. On gün bekledim. On birinci gün, imzam alınır alınmaz fişler çekildi. Tüm hastanenin şalterleri indirilmiş gibi zifiri karanlık bastı her yeri. Kulakları sağır eden bir sessizlik çöktü odaya. Annenin, kardeşinin ve benim iç çekişlerimiz duyuluyordu sadece. Bir de odaya girip çıkan hemşirelerin ayak sesleri… Yüksek sesle ağlayamıyorduk, duyacağından korkarak. Gözyaşını sevmezdin. Baban belki de bu yüzden tutuyordu kendini. En çok o mu seviyordu yoksa seni?
Gömülmek istemediğini söylediğin günü hatırlıyor musun? Annenin gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Senden ses çıkmayınca, bir şeyler söylemem için yalvaran gözlerini bana yöneltmişti. Kararında etkim olduğunu düşünüyordu belki de. Baban da şaşırmıştı ama annene göre daha sakin karşılamıştı kararını. En çok onun tepkisinden korkuyordun oysa. Bedenini koyamamış olsalar da bir mezar hazırladılar sana. Baban her gün papatyaların arasından ayrıkotlarını temizliyor. Annen boş mezara dua okuyor. Onların da kendilerini avutma yöntemi bu. Hatta hissediyorum, içten içe bana kızıyorlar, hiç ziyaret etmiyorum mezarını diye.
İki haftadır benimleydin. Ayrılamadım senden. Ruhun biraz daha benimle kalsın istedim. Vasiyetini geciktirdim, özür dilerim. Huzursuzsun, biliyorum. Engin denizlere açılmak, görmediğin ülkeleri görmek, masmavi sularda süzülmek istiyorsun. Vakit geldi. Köprüdeyim. Taksiciye epey dil döktüm durması için. Beni indirir indirmez bastı gaza gitti. Göreceklerinden korktu belki de. Şimdi seni özgürlüğüne kavuşturacağım. Kül rengi bir örtü olacaksın denizin üzerinde, her dalgada bir parçan eksilecek. Ama yalnız olmayacaksın, ben de eşlik edeceğim sana. İntihar değil bu, keşke öyle yazmasa gazeteler… Hep arzuladığımız seyahate çıkıyoruz biz, açık denizlere doğru.
***



0 yorum:

 

Design by Event Faculty

sayfa sonu

Diğer yazılar için minik ok işaretlerini takip etmelisin!